Fiyat Miktar

Daha İyi Fotoğrafçılığın İlk Adımı: “Mükemmel” bir Monitör Seçmek

BenQ
2018/06/30

Bir fotoğraf tutkunu veya profesyonel bir fotoğrafçı olarak, uygun kamera lenslerine, mükemmel fotoğrafçılık yeteneklerine, net bir düşünceye ve benzersiz bir “fotoğrafçı gözüne” sahip olmak dışında, hangi diğer anahtar faktör vazgeçilmezdir? Cevap: bir monitör. Bu makalede bahsedilen “monitör”, fotoğrafların görüntülenmesi, seçilmesi ve düzenlenmesi için çalışma masanıza koyduğunuz monitördür. Monitörün kalitesi, görüntülerin son görünümü için kritik öneme sahiptir, ancak kendisinin kalitesi önemli ölçüde değişebilir. Genel olarak, biz fotoğrafı çektikten hemen sonra kamera ekranında fotoğrafa göz atarız. Ancak, çekilen görüntüleri yine de bir bilgisayara yükleyeceğiz, ardından saklamak istediğimiz görüntüleri seçeceğiz ve büyük bir monitörde düzenleyeceğiz. Bunu hiç düşündünüz mü? Monitör rötuşlanan bir görüntünün pozunu ve rengini beklediğiniz gibi yansıtabilir mi? Onlar genellikle böyle yapmazlar. Bu, çoğu fotoğraf meraklısının ihmal ettiği bir özellik. Kaç kişi monitörünün özelliklerine ve renk hassasiyetine gerçekten dikkat ediyor? Cevabın tahmin edilmesi zor olmamalı.

Bir monitörün kalitesi sadece bütçe değeri, fiyatı, görünümü veya monitörün ne kadar doygun görüntüleyebileceği ile ilgili değildir. Tüketiciler, mükemmel kaliteye sahip bir monitör seçmek için, özellikleri, materyali ve teknolojisi ile ilgili biraz araştırma yapmalıdır. Bir teknoloji dahisi değilseniz endişelenmeyin. İyi bir monitör bulmak düşündüğünüz kadar zor değil. Aşağıdaki kılavuzları hatırlarsanız ihtiyaçlarınızı karşılayacak bir monitör bulmakta sorun yaşamamanız gerekir.

Bir E-ticaret platformuna çevrimiçi olarak göz atıyorsanız veya bir perakende elektronik mağazasını ziyaret ediyorsanız, fark edeceğiniz ilk şey farklı boyutlardaki monitörlerdir. 23, 24, 27, 28 ve 29 inç sayıları dikkatinizi çekmek için çırpınıyor gibi görünüyor. Fakat bu rakamlar ne anlama geliyor? Monitör boyutu bir monitörün boyutlarını temsil eder ve genellikle inç cinsinden ölçülür. Bir monitörün boyutu, ekran alanının diyagonal uzunluğudur ve santimetreden inçe (1 inç = 2,54 cm) dönüştürülür. Büyük, geniş formatlı monitörler şu anda piyasada popüler (örneğin, 27 inç monitörler; 16:9). Daha büyük bir ekran alanı sunmanın dışında, büyük, geniş formatlı monitörler, daha fazla detay görüntülediği için düzenli olarak görüntü düzenlemesi yapan fotoğrafçılar için özellikle önemlidir. Ayrıca, bu monitörler, Photoshop, Lightroom, VEGAS ve iMovie gibi düzenleme yazılımlarını kullanırken aynı anda daha fazla pencere ve araç çubuğu barındırabilir. Bu nedenle, iş verimliliği geliştirilebilir.

Bir monitörün boyutunu ölçmek için ekran alanının diyagonal uzunluğunu basitçe inçe çevirin. Görüntü işleme için piyasadaki mevcut eğilim olan monitörler, 16:9 en boy oranına sahip 27 inçlik monitörlerdir.

Çözünürlük, fotoğrafçıların monitör seçerken sıklıkla yanlış anladığı bir diğer faktördür. Bir monitörün çözünürlüğü, görüntüleyebileceği piksel sayısını ifade eder. Monitörlerde gördüğümüz herhangi bir görüntü, resim veya metin yoğun bir piksel paketinden oluşur. Aynı boyuttaki farklı monitörler arasında, daha yüksek çözünürlüklere (daha fazla piksele) sahip olanlar daha fazla ayrıntı ve gerçekçi görüntü gösterebilir ve daha fazla içerik sunabilir.

Çözünürlük, ekranda yer alan "piksel" sayısını ifade eder. 4K ekran, uzunlukta 3840 piksel ve genişlikte 2160 piksel demektir, yani Full HD'nin 4 katı ayrıntı anlamına gelir.

Monitör boyutu ve çözünürlük iki tamamen farklı özelliktir. Birincisi, bir monitörün boyutlarına atıfta bulunurken, ikincisi, kaç pikselin görüntülendiğini ifade eder. Yaygın bir yanlış inanç, daha büyük monitörlerin daha yüksek bir çözünürlüğe sahip olduğudur. Ne yazık ki, bu doğru değil. Full HD çözünürlüğe sahip (1920×1080) 25 inçlik bir monitör ile 4K çözünürlüğe sahip (3840 x2160) 23 inçlik bir monitörü karşılaştırdığımızı düşünün. 4K çözünürlüğe sahip 23 inçlik monitör (23 inç monitörde sekiz milyon piksel görüntülenir) kesinlikle daha fazla ayrıntı sunacaktır. 25 inçlik monitör daha büyük olmasına rağmen, daha düşük bir çözünürlüğe sahip (25 inçlik bir monitörde yalnızca iki milyon piksel görüntülenir), bu da görüntünün pikselli olacağını gösterir. Böylece, büyük bir monitör, hem görsel etkiyi hem de görüntü kalitesini karşılamak için daha yüksek bir çözünürlük gerektirir.

İnç başına piksel (PPI) veya piksel yoğunluğu, 1 inç karelik alanın içerdiği piksel sayısını temsil eder.

Bunu hiç deneyimlediniz mi? Siz ve bir arkadaşınız ya da müşteriniz bir monitörde fotoğrafa bakarken renklerin farklı açılardan farklı olduğunu fark ediyor musunuz? Bu duruma dar görüş açısı neden olur. Görüntü işleme için kullanılan monitörlerin çoğunluğu bir IPS panelini içerir. Yaygın olarak kullanılan TN panelleri veya VA panellerini kullanan monitörlerle karşılaştırıldığında, IPS panelinin en büyük avantajı, farklı görüntüleme açılarından renk kayması sergilemeyen 178° görüş açısıdır. Ayrıca, IPS panelleri daha iyi renk aralıkları ve kesinliği sağlar. Fotoğraf meraklısı ve görüntüleme uzmanının bakış açısından, IPS panelini kullanan monitör doğru seçimdir.

Bir TN panelinin en büyük kusuru, dar görüş açısından kaynaklanan renk tonu olgusudur. Bir fotoğrafçı için uygun değildir. IPS panel, birçok profesyonel fotoğrafçı için ilk tercih olan geniş 178° görüş açısı ve yüksek renk kesinliği içerir.

Genellikle kamera menülerinde AdobeRGB ve sRGB arasında geçiş yapmak için bir seçenek vardır ve bunlar renk alanı olarak adlandırılır. Renk alanı ya da diğer adıyla renk gamı görüntülenebilen renk aralığı olarak bilinir. Genel olarak, AdobeRGB sRGB'ye göre daha geniş bir renk spektrumuna sahiptir (%35). Bir fotoğrafçının bakış açısından, daha fazla renk sunabilen bir monitör tercih sebebidir. Ancak, fotoğraf makinesinde AdobeRGB'yi seçmenin yanı sıra, monitör gibi çıktı cihazı da AdobeRGB'yi desteklemelidir. AdobeRGB'yi destekleyen bir monitör, daha kesin renk ayrıntıları sağlar. AdobeRGB renk gamı, baskıda kullanılan CMYK renk alanını kapsar ve kullanıcıların görüntünün rengini baskı olmadan monitörde görebilmesini sağlar.

AdobeRGB, sRGB'den daha geniş bir gama sahiptir ve CMYK gamında sRGB'nin karşılayamadığı mavi-yeşil rengi de kapsar.

AdobeRGB'yi destekleyen bir monitör, doğada bulunan renklere daha çok benzeyen daha zengin renkleri görüntüleyebilir.

Fotoğrafçılar için renk çok önemli olduğu için, bir IPS monitörü satın alırsak endişelenmemize gerek kalmaz, değil mi? Pek sayılmaz! Herhangi bir monitör bir süre kullanıldıktan sonra parlaklık bozulması ve renk kayması yaşar. Bu sorunlar göz ardı edildiğinde, yalnızca görüntü kalitesinde kayıplara yol açmayacak, aynı zamanda basılı kopyalara kıyasla ciddi renk kayması sergileyeceklerdir. Bu nedenle, kullanıcıların en az altı ayda bir monitör kalibrasyonu yapmaları önerilir. Sıkı renk standartlarına sahip bazı fotoğrafçılar, görüntülenen renklerin her zaman doğru olduğundan emin olmak için her ay bile monitörlerini kalibre edebilirler.

İki tür kalibrasyon vardır, yazılım kalibrasyonu ve donanım kalibrasyonu. Grafik kartındaki RGB değerlerinin ayarlanmasıyla sınırlı olan yazılım kalibrasyonu ile karşılaştırıldığında, donanım kalibrasyonu verileri doğrudan monitörün içindeki 3D-LUT içine saklayarak monitörü kalibre eder. Donanım kalibrasyonunun avantajları arasında, renk sürekliliğini korumak ve konturu önlemek için monitörde daha doğru renkler sunmak ve maksimum sayıda renk adımını korumak bulunmaktadır.

Monitör kalibrasyonu görüntüleme çalışanı için çok önemlidir, görüntülenen renklerin her zaman doğru olduğundan emin olmanın tek yolu budur.

Monitör kalibrasyonu, üzerinde çalışılması gereken bir şeydir. Fotoğraf meraklıları ve hatta profesyonel fotoğrafçıların tamamının bile detaylı bir bilgisi olduğu söylenemez. Monitör kalibrasyonu hakkında hiçbir şey bilmiyorsanız endişelenmeyin. Görüntüleme amacıyla tasarlanan belirli profesyonel monitörler, raflara çıkmadan önce renk kalibrasyonuna tabi tutulur ve bu monitörlerden bazıları, renk kalibrasyonu hakkında çok az şey bilen fotoğrafçılar için bir bonus olan bir renk kalibrasyon raporuyla birlikte teslim edilir. Ek olarak, kullanıcıların renk kesinliği açısından Delta E≤2 değeri olan monitörleri satın almaları önerilir. Daha küçük değer, renklerin daha sadık bir şekilde yeniden üretilmesi demektir ve bu, renkler konusunda hassas olan fotoğrafçılar için önemlidir.

BenQ profesyonel monitörleri raflara çıkmadan önce renk kalibrasyonuna tabi tutulur ve renk kalibrasyon raporu ile birlikte teslim edilirler.

Önceki paragraflar, görüntüleme amacına uygun bir monitör seçmek için temel kriterleri içermektedir. Bununla birlikte, göz önünde tutmanız gereken birkaç ek özellik daha bulunuyor. Bu özellikler, işiniz için ek avantajlar sunar.

1. Gölgeleme başlığı:

Monitörünüz doğrudan bir ışık kaynağının altına yerleştirildiğinde veya güneş doğrudan monitörünüze yansıdığında düzgün göremediğiniz için kendinizi sıkıntıya sokuyor musunuz? Bu, gölgeleme başlığının kullanışlı olduğu yerdir. Bir lens başlığı gibi, bir monitör gölgeleme başlığı, dağınık ortam ışığının monitörde görüntülenen görüntüyü etkilemesini engeller ve tutarlı parlaklık ve renkler sağlar.

Gölgeleme başlığı, ekranda görüntülenen görüntüyü etkilemesini önlemek için dağınık ortam ışığını engeller.

2. Ayarlanabilir yükseklik ve pivot:

Düzenleme ayrıntılarını doğrulamak için çoğu kez görüntüleri büyütmek zorunda olan fotoğrafçılar için, hızlı yükseklik, döner tabla ve pivot ayarları olan bir monitör çok önemlidir. Örneğin, bir grup insan aynı anda tek bir monitörde bir görüntüye baktığı zaman, hızlı yükseklik ve döner tabla ayar özelliklerine sahip bir monitöre sahip olmak, kullanıcıların en uygun monitör konumunu en kısa sürede ayarlamasına yardımcı olur. Bir pivot ayarlama özelliği, fotoğrafçıların monitörü, portre fotoğrafları düzenlerken tüm ekran alanını kullanan dikey pozisyona hızlı bir şekilde ayarlamasını sağlar.

Portre fotoğrafları düzenlerken tüm ekran alanını kullanan yükseklik, döner tabla ve pivota hızlı ayarlanabilen bir monitör

3. Renk gamları arasında çok yönlü geçiş:

Daha önce belirtildiği gibi, AdobeRGB ve sRGB, fotoğrafçılar için en yaygın kullanılan iki renk gamıdır. AdobeRGB genellikle tercih edilen bir seçenek olmasına rağmen, rötuşlanan görüntü sadece çevrimiçi olarak yayınlandığında sık sık sRGB kullanılır. Farklı fotoğrafçılar tarafından çekilen iki görüntüyü işlemeniz gerektiğinde ve bunlar farklı renk gamlarına sahip olduğunda, farklı renk gamları arasında geçiş yapabilen bir monitör, kullanıcıların hemen önizleme yapmasına ve karşılaştırmasına olanak tanır. Bu, daha sonra iş akışına fayda sağlayacaktır.

İki gam modelinde görüntüleri görüntüleyebilen fotoğrafçılar için üretilmiş bir monitör.

4. Puck Kısayol Tuşu:

Yukarıda bahsedilen tüm özelliklerle donatılmasının yanı sıra, kullanıcının parametrelerde hızlı değişiklikler yapmasını sağlayan bir kısayol tuşuna sahip mükemmel, profesyonel bir monitör büyük bir artıdır. Zaman, fotoğrafçının en büyük varlığıdır. Bu nedenle, monitör ayarlarını hızlı bir şekilde ayarlama veya modlar arasında geçiş yapma imkanlarına sahip olmak, bir fotoğrafçının çalışma verimliliğini kesinlikle artıracaktır.

Düzenlemeyi kolaylaştırmak ve verimliliği artırmak için Puck Kısayol Tuşu ile donatılmış bir monitör.

Yukarıda bahsedilen ipuçları, fotoğraf meraklıları ve profesyonel fotoğrafçılar için önerilerde bulunmakta ve iş akışları için uygun bir monitörün nasıl seçileceğine dair bazı temel noktaları vurgulamaktadır. Bu noktada, tüketicilerin bir monitör seçerken dikkate almaları gereken pek çok faktör olduğu açıktır. Meşhur tabiriyle, “şeytan ayrıntıda gizlidir”. Bu teknik bilgilerin hiçbiri derin ve karmaşık olmasa da, onları anlamak ve monitörünüzü yükseltmek için zaman ayırmak işinizde verimliliğinizi ikiye katlayacaktır.

Bu makale size yardımcı oldu mu?

Evet Hayır

Haber bültenimize abone olun

Ürün lansmanlarımız, yaklaşan haberlerimiz ve özel avantajlarımız için bizi takip etmeye devam edin.

Abone olun
TOP